fbpx

Fransa’da elektrik santrali işçileri: Silah üreticisi olmayacağız

Paylaş

Fransa hükümetinin Civaux nükleer santralini askeri üretim için kullanma planı enerji işçilerinin sert tepkisine neden oldu.

Fransız Savunma Bakanlığı, 18 Mart Pazartesi günü Civaux nükleer santralini askeri üretim için kullanma niyetini açıkladı. Hükümet tarafından başlatılan militarizasyon sürecinin bir parçası olan bu proje, Genel Emek Konfederasyonunda (CGT) örgütlü enerji işçilerinin sert tepkisine neden oldu.

Silahlı Kuvvetler Bakanı Sébastien Lecornu, iki üst düzey EDF (elektrik kurumu) yetkilisi eşliğinde Civaux nükleer tesisini (Haute-Vienne) ziyaret etti. Poitiers Valiliğinde ayrıca yerel seçilmiş temsilciler, sendika temsilcilerini ve Yerel Bilgilendirme Komisyonunu bir araya getiren bir toplantı düzenlendi. Toplantının ardından Bakanlık daha önce benzeri görülmemiş bir projeyi açıkladı: Hükümet bu tesisi Fransa’da bir ilk olarak askeri teçhizat üretmek için kullanmak istiyor.

Amaç, lityum içeren materyalleri ışınlamak, ardından bunları nükleer silahların tasarımı için gerekli olan nadir bir gaz olan trityuma dönüştürmek üzere Fransız Atom Enerjisi Komisyonu’na (CEA) teslim etmek. “Ulusal egemenlik”, “güvenlik” ve “nükleer caydırıcılık”, ise emperyalist güçler tarafından başlatılan silahlanma yarışının bir parçası olan bu projeyi haklı çıkarmak için Fransız şahinleri tarafından kullanılan sihirli kelimeler.

Proje 1990’lardan beri planlama tahtasında olmasına rağmen, son sürat yeniden hayata geçirilmesi Fransa’nın artan militarizasyonunun bir ifadesi olarak kendini gösteriyor. Ukrayna’daki savaş ve kapitalizmin küresel krizi karşısında hükümetin hedefi, 2030 yılında askeri harcamaları 2019’a kıyasla iki katına çıkarmak. Aynı zamanda, tüm Avrupa ülkelerinde son yıllarda istikrarlı bir şekilde artan askeri harcamalar rekor seviyelere ulaşıyor.

Civaux elektrik santralinde örgütlü CGT sendikası toplantının ertesi günü hükümetin ve EDF yönetiminin planlarına karşı çıkan bir basın açıklaması yayınladı. Sendika, EDF çalışanlarının “silah üreticisi” olmasına izin vermeyeceklerini ve “silahlanmaya, emperyalist ve kapitalist savaşlara” karşı olduklarını vurguladı. Metinde ayrıca hem uluslararası durum hem de projenin yerel sonuçları (radyoaktif kirlilik, güvenlik, personel yetersizliği) açısından sahadaki işçiler üzerindeki psikolojik baskıya dikkat çekiyor.

Hükümetin ve egemen sınıfın milliyetçi duygulara ve ulusal savunmanın aciliyetine başvurması, işçileri hizada tutmak ve çalışma dünyasının elde ettiği tüm kazanımları yok etmek için başvurulan sayısız numaradan başka bir şey değil.

Hükümetin savaş yanlısı argümanlarını açıkça reddeden bu bildiri, işçi hareketinin izlemesi gereken bir örnek olarak karşımızda duruyor. Milliyetçi yeniden silahlanma karşısında, kapitalistler bedenleri ve zihinleri savaşa hazırlamak istediklerinde, işçi hareketi ve gençler buna karşı koyacak güce sahiptir. Hükümet okullarda üniforma, silah fabrikalarında ise silah tüccarlarının keyfi ve kârı için aşırı çalıştırılan işçiler hayal ediyor. Civaux’daki EDF sendikasının tepkisi, her yerde işçilerin makinenin kalbinde yer aldığını ve sınıf tarafından bize dayatılan savaş yürüyüşünü durdurma gücüne sahip olduğunu hatırlatan önemli bir ilk adımdır.

Kaynak: Evrensel (Lino LUSSU, Revolution Permenant)