fbpx
24 Temmuz 2023 Toros Korkmaz

Bu yazı ulus devlet değil, Türkiye halklarının çıkarları perspektifinden Lozan Antlaşması’na bakan bir yazıdır. Kısaca, Lozan Antlaşması’nın Türkiye’nin resmi devlet ideolojisinin birinci sınıf vatandaşı olarak gördüğü kendini Türk ve aynı zamanda Sünni Müslüman olarak...

28 Aralık 2022 Emin Uslu

Geçtiğimiz Cuma günü (23 Aralık) Paris’te yine bir katliam yaşandı. Tıpkı 10 yıl önce Türk istihbaratınınyaptığı terör eylemi gibi. Bu, Türk MİT’inin yeni bir terör eylem tarzı değil elbette. 9 Ocak 2013’te yine Paris...

27 Aralık 2022 Rabia Baldemir

Kürt halkının acısını, öfkesini yüreğinde hissetmeyenler “ama burası Avrupa, demokratik yollarla, diplomasiyle sonuç alınmalı” derken Sakinelerin katliamının üzerinin on yıldır örtüldüğünü, Kürtleri hedef alan son katliamı “bir psikopatın adli cinayeti” gibi göstermek istediklerini bilmez...

25 Aralık 2022 Tuncay Yılmaz

Paris’te 9 Ocak 2013’te katledilen 3 Kürt kadın devrimci Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez katliamının arkasındaki sis perdesinin aydınlanması için 10. yılında büyük bir miting düzenlenmesi planlanırken, Kürtler yeni bir saldırının hedefi oldu....

25 Temmuz 2022 Toros Korkmaz

Toros Korkmaz yazdı: “Türkiye’de hiçbir Müslüman azınlık yoktur; çünkü Müslüman nüfusun çeşitli unsurları arasında hiçbir ayırım gözetilmemektedir” 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre’nin Lozan kentinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması[1], Türkiye’nin Britanya İmparatorluğu, Fransız Cumhuriyeti, İtalya Krallığı, Japon İmparatorluğu, Yunanistan Krallığı, Romanya Krallığı ve Sırp,...

3 Eylül 2021 Ertugrul Kürkçü

Uzun zamandır dillerde dolaşa gelen bir teze göre “uluslararası sistem Erdoğan’ın üzerini çizdi.” O yüzden “yüksek politika” artık “Erdoğan” ile değil, “Erdoğan -veya AKP- sonrası” ile ilgilenmeli. Bu “tez”, dolaşıma Erdoğan’ın iktidarının onuncu yılında,...

Bu yazı ulus devlet değil, Türkiye halklarının çıkarları perspektifinden Lozan Antlaşması’na bakan bir yazıdır. Kısaca, Lozan Antlaşması’nın Türkiye’nin resmi devlet ideolojisinin birinci sınıf vatandaşı olarak gördüğü kendini Türk ve aynı zamanda Sünni Müslüman olarak niteleyenlerin dışında kalan halklar ve inanç gruplarına olan yaklaşımı ve etkisinden bahsediyor. 24 Temmuz 1923...

Geçtiğimiz Cuma günü (23 Aralık) Paris’te yine bir katliam yaşandı. Tıpkı 10 yıl önce Türk istihbaratınınyaptığı terör eylemi gibi. Bu, Türk MİT’inin yeni bir terör eylem tarzı değil elbette. 9 Ocak 2013’te yine Paris Kürt Enformasyon Merkezi’nde 3 Kürt kadın siyasetçi, Sakine Cansız, FidanDoğan, Leyla Şaylemez benzer yöntemle katledilmişlerdi....

Kürt halkının acısını, öfkesini yüreğinde hissetmeyenler “ama burası Avrupa, demokratik yollarla, diplomasiyle sonuç alınmalı” derken Sakinelerin katliamının üzerinin on yıldır örtüldüğünü, Kürtleri hedef alan son katliamı “bir psikopatın adli cinayeti” gibi göstermek istediklerini bilmez gibi konuşuyorlar. Türkiye’de seçim zamanı partilerin vaadi eskiden yatırım, istihdam, huzur, elektrik, yol, su idi....

Paris’te 9 Ocak 2013’te katledilen 3 Kürt kadın devrimci Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez katliamının arkasındaki sis perdesinin aydınlanması için 10. yılında büyük bir miting düzenlenmesi planlanırken, Kürtler yeni bir saldırının hedefi oldu. Kürtlere yönelik gerçekleştirilen 2. Paris katliamına ve sonrasındaki gelişmelere ilişkin kim notlar kenara koyalım; Saldırgan...

Toros Korkmaz yazdı: “Türkiye’de hiçbir Müslüman azınlık yoktur; çünkü Müslüman nüfusun çeşitli unsurları arasında hiçbir ayırım gözetilmemektedir” 24 Temmuz 1923 tarihinde İsviçre’nin Lozan kentinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması[1], Türkiye’nin Britanya İmparatorluğu, Fransız Cumhuriyeti, İtalya Krallığı, Japon İmparatorluğu, Yunanistan Krallığı, Romanya Krallığı ve Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı (Yugoslavya) ile imzaladığı uluslararası bir antlaşmadır. Osmanlı Devleti’nin 1. Dünya Savaşı’nda savaştığı devletlerle...

Uzun zamandır dillerde dolaşa gelen bir teze göre “uluslararası sistem Erdoğan’ın üzerini çizdi.” O yüzden “yüksek politika” artık “Erdoğan” ile değil, “Erdoğan -veya AKP- sonrası” ile ilgilenmeli. Bu “tez”, dolaşıma Erdoğan’ın iktidarının onuncu yılında, 2010-11’de girmişti ama “üzeri çizilmiş” Erdoğan 2021 sonuna gelinirken hala iktidarda… Erdoğan ve proto-faşist iktidar...