fbpx

Dünya Ekonomik Forumu: Zenginler güven derdine düştü – Yücel Özdemir

Paylaş

Bu yılki temel sloganı “Güvenin yeniden tesis edilmesi” olan Dünya Ekonomi Forumu, “Bugüne kadar Davos’ta yapılan en politik gündemli toplantı” olarak nitelendiriliyor.

Dünyanın en zenginlerinin buluşması olarak bilinen geleneksel Dünya Ekonomi Forumu (WEF) pazartesi günü İsviçre’nin Davos kasabasında başladı. Cuma gününe kadar devam edecek foruma dünyanın değişik ülkelerinden tekel yöneticileri, zenginler, hükümet ve devlet başkanları katılıyor. Forumun bu yılki temel sloganı ise “Güvenin yeniden tesis edilmesi” olarak belirlendi. Artan sınıfsal çelişkiler, yoksullarla zenginler arasındaki derin uçurum, savaşlar ve küresel ısınmaya bağlı olarak geniş kesimler arasında sermaye partileri ve politikalarına karşı artan hoşnutsuzluktan rahatsız olan forum yöneticileri, önümüzdeki on yılda sermaye sahiplerini bekleyen tehlikeleri gündemlerine almış görünüyorlar. Bu nedenle forum, “Bugüne kadar Davos’ta yapılan en politik gündemli toplantı” olarak nitelendiriliyor.

Sorunlar ve krizlerin büyüdüğü süreçte daha fazla konuşmaya ihtiyaç duyulduğundan yola çıkan WEF yöneticileri 60 ülkenin devlet ve hükümet başkanını davet etti. Rakam geçmiş yıllardaki katılımın çok üzerinde. Davet edilenler arasında Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de bulunuyor.

UKRAYNA SAVAŞININ GELECEĞİ KONUŞULACAK

Genel olarak önümüzdeki yıllardaki dünyada yaşanması beklenen mali sorunlar ve bölgesel çatışmaların ele alınacağı toplantıda Ukrayna ve Ukrayna’daki savaşların gidişatının nasıl olacağı sorusunda yanıt aranacak. Zira her iki savaş da mali, siyasi ve ekonomik gelişmeleri yakından ilgilendiriyor.

İsviçre’de bir Ukrayna konferansının düzenlenmesi konusunda görüş birliği ise sağlanmış görünüyor. Ancak Rusya ve Çin’in davet edilmeyeceği şimdiden ifade edilmeye başlandı. Özellikle Ukrayna’nın Rusya’dan bir temsilcinin katılmasına karşı çıktığı ifade ediliyor.

BU YIL 50 ÜLKEDE SEÇİM YAPILACAK

Keza yapay zeka konusundaki gelişmeler de diğer önemli gündem başlığı.

Aralarında ABD, Hindistan gibi 50 değişik ülkede yapılacak seçimlerin dünyadaki siyasi havayı nasıl etkileyeceği de foruma katılan sermaye sahiplerini ilgilendiriyor.

Forum Başkanı Borge Brende yaptığı açıklamada, bölgesel gerilimlerin sermaye sahiplerini yakından ilgilendirdiğini ifade ederek, “Tek çare bir araya gelip gelecekte olacaklar hakkında konuşmak ve çözümler bulmak” dedi.

Bu yıl forumun en dikkat çekici isimleri arasında Çin Dışişleri Bakanı Li Quiang, ABD Başkanı Antony Blinken, ABD Başkanı Joe Biden’in Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Maliye Bakanı Christian Lindner, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen olacak. Bunların yanı sıra 60 ayrı ülkeden üst düzeyde güvenlik politikalarından sorumlu temsilciler de forumda hazır bulunuyor.

GAZZE İÇİN DİPLOMASİ TRAFİĞİ Mİ?

Alman basınında yer alan haberlere bakılırsa, özellikle Gazze Savaşı’nın sona erdirilmesi için Davos’ta kapalı kapılar arkasında diplomasi trafiği yapılacak. Foruma Katar, Irak, Ürdün ve Lübnan başbakanlarının yanı sıra İsrail Cumhurbaşkanı Izak Herzog katılıyor. Keza İran dışişleri bakanının da katılması bekleniyor.

KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ENDİŞESİ

Forumun değişik etaplarında en fazla küresel ısınmanın etkilerine karşı nasıl mücadele edileceği de konuşulacak. Bu alanda toplam 1500 uzmanın dinleneceği ifade ediliyor. Küresel ısınmaya bağlı olarak yaşanan ve yaşanacak sorunların ülkelerde yapılacak seçimler üzerinde siyasi etkiler bırakması tahmin ediliyor.

SERMAYE KENDİ YARATTIĞI SORUNLARA ÇÖZÜM BULAMAZ

Forumda tartışılan sorunlara sermaye cephesinden bir çözüm çıkması mümkün görünmüyor. Sermaye temsilcileri her yıl olduğu gibi bu yıl da verecekleri demeçler, yapacakları konuşmalarda dünyanın geldiği durumdan kendilerinin sorumlu olmadığını göstermeye özen gösterecekler.

Ancak dünyada yaşanan sorunların sermayenin daha fazla kâr, özel mülkiyet, rekabet, sömürü ve doğal zenginlikleri yeniden paylaşma hırsından kaynaklandığı artık biliniyor. Bu nedenle tekellerin, onların temsilcisi bürokratların ve devlet yöneticilerinin geniş kesimler arasında “Güveni yeniden tesis etmeleri” bir hayalden ibaret görünüyor.

Kaynak: Evrensel