fbpx

17+ Alevi Kadınlar: Eğitimde eşitsizliğe geçit yok!

Paylaş

17+ Alevi Kadınlar ÇEDAS uygulamasına ilişkin bir açıklama yaparak, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in karma eğitimi hedef alan sözlerine tepki gösterdi. AKP iktidarının anayasal hak olan eğitimde eşitlik ve cinsiyet eşitliği maddelerini çiğnediğine işaret edilen açıklamada “feminist mücadele ile kazandığımız ve temel haklarımızdan olan eşit, bilimsel, nitelikli eğitim hakkımızın gasp edilmesi çabası”dır dendi.

17+Alevi Kadınlar adına yapılan açıklamanın tamamı şöyle:

Eşitsizliğe geçit yok!

Milli Eğitim Bakanı (MEB) Yusuf Tekin’in yaptığı açıklama AKP iktidarının karma eğitime karşı ilk adımı atmak için yola gerekli taşları döşemeye başladıklarını gösterdi.

Bir süredir çeşitli şekillerde ara ara gündeme getirilen kız-oğlan çocuklarının ayrı sınıflarda eğitim görme pratikleri kamuoyunun tepkisi ile karşılaşınca “yanlış anlaşıldı” denip geri çekiliyordu.

AKP ve ittifak halinde olduğu siyasi partilerin, ilişki içinde olduğu dini cemaatlerin karma eğitime karşı olduklarını politik hamlelerden ve eğitim sisteminde yaptıkları değişikliklerden biliyoruz.

4+4+4 eğitim sistemi de tıpkı Bakan Tekin’in şimdi önerdiği “Gerekirse kız okulları açma” fikri ile aynı siyasi mantık ve gerekçelere dayanıyordu. Ne tesadüf ki şimdi MEB bakanı olarak kız okulları açma teklifi getiren Yusuf Tekin 4+4+4 eğitim sisteminin getirildiği 2013 yılında MEB müsteşarıydı. 

Bakan Tekin o dönemde 4+4+4 eğitim sistemi için kullandığı argümanların aynısını bugün karma eğitim karşıtlığı için kullanmakta. AKP’nin, anayasal hak olan eğitimde eşitlik ve cinsiyet eşitliği maddelerini çiğneyen bu hamlesi kuşku yok ki feminist mücadele ile kazandığımız ve temel haklarımızdan olan eşit, bilimsel, nitelikli eğitim hakkımızın gasp edilmesi çabasıdır.

İnançsal baskı yapılıyor

Aynı şekilde farklı inançların yer aldığı topluma tek bir inancı ve onun kurallarını dayatmaktır. Alevilik inancı gibi hayatın tüm alanlarında kadın erkek birlikte var olan, inançsal temeli eşitliğe dayalı olan inançları da kendi siyasi ve inançsal kalıplarına göre şekillendirme çabalarıdır.

Bakan Tekin’in karma eğitim karşıtlığı söylemini dayandırdığı kız çocuklarını erkeklerle aynı okula göndermek istemeyen velilerin taleplerine gösterdiği “hassasiyet” olarak “veliyi ikna etmek için gerekirse kız okulları da açabilmeliyiz” şeklinde zuhur eden fırsatçılığı her şeyden önce bakanlık yaptığı ülkenin anayasasına, temel hak ve özgürlüklerine karşı adım atma girişimidir.  

Kız çocukları hayattan dışlanıyor

Kız çocuklar/genç kadınlar için 4+4+4 eğitim sistemi ile neden oldukları yüz yüze eğitimden ve sosyal hayattan dışlanma, aile içine hapsedilme yüzbinlerce kadının geleceği üzerinde karar verme hakkının gaspıdır. Daha bu sorun çözülmeden velilerin talebi denerek  “kız okulları” açmak hayata henüz başlarken kız çocukları/genç kadınları cinsiyetçi uygulama ve cinsiyetçi müfredatla bağımsız, güçlü bir gelecek kuracak eğitimden ve sosyal ilişkilerden men etmektir.

Devletin görevi bazı ailelerin suyuna giderek kız çocukların haklarının gasp edilmesine ortaklık etmek değildir. Devletin görevi kız çocuklarının hayata başladığı andan itibaren eşitsizliğe karşı haklarını korumaktır. Çocukların yüksek menfaatinden yana olmaktır.

Aile; kız çocukları ve kadınlar için güvenli olmadığı gibi, bizzat eşitsizlik, erkek şiddeti ve kadın emeği sömürüsünün olduğu kurumdur. Çocukların hayatlarında çok derin etkilere neden olacak böyle bir karara erkekliğin, dinin, muhafazakârlığın gerekçe gösterilerek kız çocukları/genç kadınları ailenin yani patriarkanın insafına bırakmak kabul edilemez.

Kız çocuklar/genç kadınlar için baş tehlike akranı oğlan çocuklar/erkekler, karma okullar değil, cinsiyetçi kodlarla davranan ailelerdir. 12 yaşında kız çocukları evlenebilir diyerek TBMM’de yasa geçirmeye çalışan siyasi anlayıştır. Kız-oğlan çocukların önyargılardan ve cinsiyetçilikten kurtulacak şekilde birlikte, eşitlikçi politikalarla büyüdüğü eğitim sistemidir ihtiyaç olan. Hatırlatmak isteriz ki MEB Bakan’ı Tekin’in görevi eğitim sisteminde eşitsizliği güçlendiren teklifler sunmak değil, eşitliği güçlendirecek politikalar geliştirmektir.

Eşitlik yolunda kazanılmış temel haklardan olan karma eğitime karşı “kız okullarını” savunmayı özgürlükçülük kisvesi altında göstermeye çalışan bakana özgürlüğün kadın düşmanlığı, laiklik karşıtlığı, kız çocuklar/genç kadınlar için bilimsel eşit eğitimin kaldırılması olamadığını hatırlatıyoruz.

Bakan’ın karma eğitim karşıtlığını gizlemek için sığınmaya çalıştığı “Kız çocuklarının daha çok okullu olması ve veliler istiyor” gerekçelerinin erkeklik birliği olan AKP ve ortaklarının fıtratındaki kadın erkek eşitsizliğinin örtüsü olduğunun farkındayız.

Erkeklik ittifakı

Bakanın açıklamasının dumanı üstündeyken erkeklik ittifakının muhafazakâr, sağcı, faşist, laiklik karşıtı ortaklarının verdiği destek bunu göstermekte.

Bizler hem kadınlar olarak hem Alevi kadınlar olarak AKP ve ortaklarının karma eğitim karşıtı adımın geri dönülmez önemli bir siyasi karar ve bu kararın hamlesi olduğunu görüyoruz. AKP’nin aynı şekilde okullu gençleri hedef alan ÇEDES projesinin de aynı bütünün parçası olduğunu biliyoruz.

Çok iyi biliyoruz ki AKP ve ortaklarının bu adımı hangi inançtan olursak olalım topyekûn tüm kadınların eşit eğitim ve eşit yaşam hakkını hedef almakta. “Kız okulları da olsun karma eğitim yapan okullar da kim nereye isterse çocuğunu oraya göndersin” diye düşünmeye başladığımız an, çok değil birkaç seneye karma eğitimin de buharlaştığına tanıklık edeceğiz.

Farklı inançlardan, farklı hayatlardan, farklı sınıflardan gelen ama eşitliğe inan kadınlar bu haklı mücadelede birleşerek AKP ve ortaklarının “özgürlükçülük” soslu kadın düşmanı, eşitlik karşıtı hamlesini boşa düşürmeliyiz. Çünkü kadınların yurdu yine kadınlardır.

Çok önemi bir eşikte olduğumuzun farkındayız. Tam bu anda “Eşitsizliğe geçit yok!” diyerek bu saldırıyı püskürteceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Biz kadınlar bugün sahip olduğumuz her şeyi birlikte mücadele ederek kazandık.

Yüzyıllardır saraylara karşı mücadele vererek bu topraklara eşitliğin kök salmasını sağlamış Kadıncık Ana’nın, Bacıyan-ı Rumların, Fatma Bacı’nın, Anşa Bacı’nın, Zarife Hanım’ın torunlarıyız. Ne inancımıza ne yaşam biçimimize, ne de eşitliğimize zarar verecek böyle devasa bir saldırı karşısında sessiz kalmayız. 

Patriarkaya geçit yok!

17+ Alevi Kadınlar