fbpx

MÖP: Alevi toplumunun acısı, bizim ve halkımızın acısıdır

Paylaş

Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP), Suriye’de HTŞ tarafından Alevi ve Hristiyan toplumlarına yönelik gerçekleştirilen saldırıları kınadı.

Suriye’de son dönemde artan saldırılar, bölgede yaşayan farklı inanç gruplarını tehdit etmeye devam ediyor. Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP), yaptığı basın açıklamasında, faşist kontra güçler ve işbirlikçi Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) tarafından gerçekleştirilen saldırıları lanetledi.

MÖP, açıklamasında, Ortadoğu ve Mezopotamya coğrafyasında emperyalist ve kapitalist güçlerin desteğiyle siyasal İslam’ın giderek güçlendiğini ve bunun bölge halkları için büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Açıklamada, bu grupların temel amacının bölgenin zengin kaynaklarını ele geçirmek olduğu belirtilirken, tarih boyunca yaşanan katliamların bu çıkar çatışmalarının bir sonucu olduğu ifade edildi.

Özellikle Esad rejimi sonrası Suriye’de Alevi toplumunun zor bir süreçten geçtiğine dikkat çeken MÖP, HTŞ’nin Lazkiye, Tartus ve Humus gibi bölgelerde Alevilere ve Rumlara yönelik saldırılar gerçekleştirdiğini belirtti. Açıklamada, bu saldırıların yeni olmadığı, geçmişte Irak’ta Musul, Kerkük ve Bağdat’ta Asuri/Süryani/Keldani topluluklarına, Ezidilere ve Kürtlere yönelik benzer katliamların yaşandığı hatırlatıldı.

MÖP, dünya kamuoyuna çağrıda bulunarak, Alevi toplumunun maruz kaldığı saldırıların durdurulması ve Suriye’de demokratik bir anayasanın hayata geçirilmesi için uluslararası baskının artırılması gerektiğini belirtti. Açıklamanın sonunda, insanlıktan yana olan herkese Alevi toplumuna sahip çıkma ve HTŞ gibi terör örgütlerini kınama çağrısı yapıldı.

Açıklamanın tam metni şöyle:

Alevi toplumunun acısı, bizim ve halkımızın acısıdır

Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP) olarak, Asuri/Süryani/Keldani halkı adına Suriye’de faşist kontra ve işbirlikçi HTŞ’nin Alevi ve Hristiyan toplumlarına yönelik gerçekleştirdiği katliamları kınıyor ve lanetliyoruz!

Yeni Dünya Düzeni adı altında, Ortadoğu, Orta Asya ve Mezopotamya coğrafyalarında denenmedik çelişki, çatışma ve savaş yöntemi kalmadı. Bu süreçte emperyalist ve kapitalist güçler ile siyasal İslam’ın çıkarları doğrultusunda hareket eden gruplar ön planda yer aldı. Temel hedefleri, bu bölgelerin zengin kaynaklarını ele geçirmek olurken, geriye yalnızca yıkım ve acı bırakılmıştır.

2000’li yıllardan bu yana bölgedeki çatışmalar hız kesmeden devam ediyor. Mevcut iktidar mekanizmaları, toplumsal gerçeklerden uzak politikalar ve çözümler üretirken, bir yandan saldırganların önünü açmakta, diğer yandan kendi sonlarını hazırlamaktadır. İran, Irak, Suriye, Lübnan, Filistin, Yemen, Tunus, Pakistan, Afganistan ve Türkiye’de yaşanan olaylar, bölgedeki istikrarsızlığı daha da derinleştirmiştir.

Toplumdan kopuk milliyetçi, mezhepçi ve faşist yaklaşımlar, emperyalist ve kapitalist politikaları güçlendirmekte ve mevcut yönetimleri kuklaya çevirmektedir. Dünyanın yakından tanıdığı Colani, bu güçlerin ajanı olarak hareket etmiş, IŞİD ve El Nusra gibi örgütleri kurarak Ortadoğu’yu kaosa sürüklemiştir. Bu gruplar zaman içinde HTŞ’ye dönüşerek, terör faaliyetlerine devam etmiş ve en büyük destekçileri Türk devleti olmuştur.

Esad sonrası Suriye’de Alevi toplumunun durumu başından beri endişe vericiydi. Suriye’nin kıyı şeridinde yaşayan Aleviler, HTŞ’nin doğrudan hedefi haline gelmiştir. Bu katliamlar yeni bir gelişme değildir; Saddam rejiminin yıkılmasının ardından Musul, Kerkük ve Bağdat’ta Asuri/Süryani/Keldani halklarına, Ezidilere ve Kürtlere yönelik benzer saldırılar gerçekleştirilmiştir. 2024 yılında Şengal’de Ezidi toplumuna karşı yapılan soykırım da bu sürecin bir devamıdır.

Bugün ise aynı zihniyet, Suriye’nin Lazkiye, Tartus ve Humus bölgelerinde Alevi ve Rum toplumlarını hedef almaktadır. Dünya siyasi arenasında beyaz ve siyahın, doğru ve yanlışın birbirine karıştığı bir ortamda, tek çözüm toplumsal demokrasi zihniyetinde ısrarcı olmaktır.

MÖP olarak dünya kamuoyuna çağrımız, Alevi toplumu ve diğer mazlum halklara yönelik katliamları durdurmak ve Suriye’de demokratik bir anayasanın hayata geçmesini sağlamak için baskı kurmaktır.

Alevi toplumunun acısı, bizim ve halkımızın acısıdır. İnsanlıktan yana olan herkesi, Alevi toplumuna sahip çıkmaya, HTŞ ve bağlı milisleri kınamaya ve lanetlemeye çağırıyoruz!

Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP)