fbpx

Almanya’da çifte vatandaşlık tartışmasında çifte standart!

Paylaş

“Çifte vatandaşlık” Almanya Federal Meclis gündeminde, Nisan’da yürürlüğe girmesi bekleniyor. İçişleri Bakanı Feaser, “Yahudi karşıtı davranışlarda bulunanların” yasadan yararlanamayacaklarını söyledi. Yasaya karşı çıkan muhafazakâr CDU, bu tür kişilerin varsa, Almanya vatandaşlıklarının da ellerinden alınmasını istedi.

Almanya’nın yeni vatandaşlık yasa tasarısı aylar süren bekleyişin ardından Perşembe günü Federal Meclis gündemine girdi. Tasarının ilk okuma için Federal Meclis’e gelmesi ve yasalaşma yolculuğunda son dönemece girmesi, kamuoyundaki “çıkacak, çıkmayacak” tartışmalarını da sona erdirdi. 

Bu gelişme, Almanya’nın vatandaşlığa kabul koşullarının hafifletilmesini dört gözle bekleyen, aralarında Türkiyeli işçiler, sığınmacılar, akademisyenler ve iltica sürecindekilerin de olduğu 11 milyon insan için iyi haber: Çifte vatandaşlık ve zorunlu ikamet sürelerinin kısalması gibi önemli değişiklikler, yasama sürecinde bir aksama olmazsa 2024 ilkbaharında yürürlüğe girmiş olacak.   

Federal Meclis’te hangi süreçlerden geçilecek? 

Perşembe günkü ilk tartışma, vatandaşlık yasasının Federal Meclis’te geçmesi gereken üç okumadan ilkiydi. 

Bu aşama parlamentodaki partilerin yasayı tartışmak ve değişiklik önerilerini gündeme getirmek açısından ellerindeki en önemli fırsat. Yasaya karşı olan muhafazakarlar için de tasarının “korkunçluğu ve asla yasalaşmaması gerektiğini” kamuoyuna aktarmak için bulabilecekleri en önemli imkân.   

“Almanya’nın nitelikli işgücü açığını kapatmak için”

Nitekim, Sosyal Demokrat Parti’nin kontrolündeki Almanya İçişleri Bakanlığınca hazırlanan “Vatandaşlık Yasasının Modernizasyonu” başlıkı tasarıyı Federal Meclis’e sunan Bakan Nancy Faeser, görüşmeler sırasında yasayı esasen ülkesinin kalifiye işgücü açığını kapatması açısından taşıdığı önemi merkeze alarak savundu. 

Faeser, yasayı şöyle tanıttı: “Almanya’yı daha güçlü, daha modern ve uluslararası alanda daha rekabetçi kılıyor. Yurt dışından daha fazla nitelikli işçi çekmek refahımız açısından yaşamsal önemde. Yeni Nitelikli İşgücü Göçü Yasamız kabul edildi bile, şimdi bir sonraki gerekli adımı, yani yeni bir vatandaşlık yasasını atıyoruz. Bu, modern göç politikasının çok önemli bir parçası.” 

“Yahudi karşıtı eylemlerde bulunanlar hariç…” 

Almanya’da yaşayan yaklaşık 11 milyon yabancının vatandaş olmadan ülkede bulunduklarını söyleyen Faeser, bu kişilerin 5 milyondan çoğunun 10 yılı aşkın bir süredir Almanya’da bulunduklarını hatırlattı.

“Onlar toplumumuza değerli katkılarda bulunuyor, burada çalışıyor, vergi ödüyor ve daha güçlü bir topluma katkıda bulunuyor. Bu nedenle burada vatandaş olma fırsatına da sahip olmalılar.” dedi. 

Vatandaşlığa hak kazanmanın koşulları üzerinde özellikle duran İçişleri Bakanı “Özgür ve çeşitlilikleri kucaklayan toplumumuzda yaşamak demokratik temel düzene amasız ve fakatsız bağlılık gerektirir. Bu, Yahudi karşıtı davranışlarda bulunanların Alman vatandaşı olamayacağı anlamına geliyor,” dedi. 

Faeser “Yahudi karşıtlığı” tanımını “İsrail’in varolma hakkını tanıma” ile çıpaladı: “Bu aynı zamanda şu anda İsrail’in var olma hakkını inkâr eden herkes için de geçerli. İsrail’in varlığının ve güvenliğinin Almanya’nın varoluş nedeninin bir parçası olduğu ve Yahudi yaşamının buna ait olduğu benim için açıktır.” dedi. 

Faeser’den “sağa selam”  

Almanya’da yayımlanan ve göç, mültecilik ve yabancı işçiliği konularına odaklanan “The Local” gazetesi, genellikle bir ölçüde “formaliteden ibaret” olan ilk okuma sonrasında genel kurulda yapılan konuşmalar sırasında dikkat çekici yönlerin ortaya çıktığını vurguladı.  

Gazete, “Hükümetin vatandaşlık yasası ile ilgili olarak antisemitizm konusuna yoğun bir şekilde odaklandığını biliyorduk, ancak şimdi mevzuatın bu bölümünü sıkılaştırmak için bazı büyük adımlar atıldığını öğrendik.” diye yazdı.

The Local, Faeser’in yurttaşlığı “Yahudi karşıtı olmama”ya çıpalayan konuşmasını “7 Ekim Hamas saldırılarının ardından hem CDU hem de FDP tarafından ortaya atılan, vatandaşlık sürecinin bir parçası olarak [tasarıya] İsrail’in var olma hakkını kabul eden bir tür deklarasyonun dahil edilmesi önerilerine [çakılan] bir selam” olarak niteledi.  

Faeser, “İsrail’in var olma hakkını inkâr etmek antisemitiktir ve bu konuda yasanın değiştirilmesi gerekiyorsa buna açığım” dedi.

FDP’li Adalet Bakanı: “Aslında vatandaşlığa
geçişi kolaylaştırmıyor zorlaştırıyoruz”

Koalisyon ortağı “liberal” Hür Demokrat Partili (FDP) Adalet Bakanı Marco Buschmann ilk tartışmadaki konuşması hükümetin düşünce tarzının göründüğünden daha karmaşık olduğuna ilişkin ipuçları veriyordu. 

Buschmann, vatandaşlık yasasının aslında birçok açıdan göçmenler için vatandaşlığa geçişi kolaylaştırmayıp zorlaştırdığını söyledi. 

Bakan, örnek olarak, hayatları boyunca çalışmış ve vergi ödemiş olan “misafir işçi” kuşağından olanlar dışında, herhangi bir sosyal yardım talebinde bulunanların vatandaşlığa alınmayacaklarını söyledi.

Buschmann, ayrıca geçmişte federal polis sicilindeki küçük suçların vatandaşlık başvuruları üzerinde hemen hiçbir etkisi olmazken, gelecekte yurttaşlık başvurusunda bulunacakların en önemsiz suç kayıtlarının bile arkasında antisemit ya da ırkçı bir neden olup olmadığının soruşturulacağını ekledi. Böyle bir durum varsa, vatandaşlık kapısı kapatılacak. 

Muhafazakârlar yasa hiç çıkmasın derdinde

İlk tartışmalarda Hristiyan Demokrat Birlik partisi (CDU) tasarıya şiddetle karşı çıkmanın ötesinde  mevcut yasaya “antisemit” oldukları tespit edilen çifte vatandaşların Alman vatandaşlığından çıkarılmalarını sağlayacak maddeler eklenmesini istedi. 

CDU’dan Philipp Amthor Perşembe günkü tartışmalar sırasında yaptığı hararetli konuşmada, partinin tasarıya “tüm gücü[yle]” karşı çıkacağını söyledi. The Local, CDU’nun “süreci durdurma şansları çok az olsa da, mümkün olan her fırsatta yaygara kopar[masının beklendiğini]” yazdı. 

Sonraki aşamalar

Bu ilk okumadan sonra tasarı çeşitli komitelere gönderilecek. Genelde tribünlere oynanan genel kurul tartışmalarından farklı olarak bu komitelerde kapalı kapılar ardında asıl müzakereler başlayacak. Değiliklikler yapılacaksa bu düzlemde gerçekleşecek. 

Bu aşamadan geçip ikinci kez genel kurula sunulduğunda tasarının ilk halinden farklı bir şekle bürünmesi mümkün. 

Takvim nasıl işleyecek? 

The Local, “Politikacıların 15 Aralık’tan sonra Noel için en sevdikleri kayak merkezlerine gitmeleriyle birlikte, tasarıda herhangi bir değişiklik yapılması ve yeniden tartışma masasına geri dönmesi için çok dar bir pencere [olduğunu]” yazıyor. “Bu da bir sonraki okumanın muhtemelen 15 Ocak’ta milletvekilleri tatilden döndükten sonra yapılacağı anlamına geliyor.”

Ancak, Federal Meclis (Bundestag) geleneklerine göre, genel kuruldaki ikinci ve üçüncü okumaların genellikle çok hızlı bir şekilde arka arkaya gerçekleşeceği öngörülüyor. 

Tasarının Bundestag’dan sonra 16 eyalet delegelerinden oluşan 69 üyeli üst meclis Federal Konsey ve ardından Şansölye ve Cumhurbaşkanınca onaylanarak yayınlanması ve sonunda yasalaşması gerekiyor. Yasanın yayınlanmasıyla kamu görevlileri ve kurumlarının gerekli düzenlemeleri yaparak uygulamaya sokulması arasında genellikle üç aylık bir zaman geçtiği göz önünde tutularak Nisan 2024’te hayata geçmesi bekleniyor.  

Yasanın getireceği başlıca değişiklikler

Tasarının yasalaşması halinde, daha önce sınırlı sayıda ülke vatandaşına uygulanan çifte vatandaşlık hakkı, herkese yönelik genişletilecek ayrıca yabancıların Alman vatandaşlığına kabul edilmesi için gerekli şartlar da hafifletilecek.

▶ Zorunlu yasal ikamet süresi kısalıyor. Buna göre vatandaşlığa geçmek için istenen “yasal ikamet süresi” 8 yıldan 5 yıla indirilecek. Çalıştığı alanda veya eğitiminde başarılı olmak, gönüllü çalışmalar yapmak gibi, Almanya’daki yaşam şartlarına uyum sağlamak için özel çaba gösterenlerde bu süre 3 yıla düşebilecek. 

▶ Çoklu vatandaşlığa olanak tanınıyor. Çifte vatandaşlığı yalnızca AB üyesi ülkelerden gelenlere değil herkese açan tasarıda, çoklu vatandaşlıklara da imkân tanınacak. Aynı zamanda yabancı bir ülkenin vatandaşlığına geçenlerin Alman vatandaşlığını kaybetmesine yönelik eski düzenleme de ortadan kalkacak.

▶ 67 yaş üzerindekiler için dil şartı aranmayacak. Vatandaşlığa kabul kriterlerinin çoğu eski yasadaki gibi kalmakla birlikte, 67 yaşın üzerindeki kişiler resmi dil testlerinden bağışık olacaklar ve bakım sorumlulukları nedeniyle Almanca öğrenmeye vakti olmayan kişiler için de bir ayrıcalık tanınacak. 

▶ Ebeveynlerden birinin 5 yıl Almanya’da yasal olarak ikamet etmesi durumunda ülkede doğan yabancı çocuklar Alman pasaportu alabilecek. Ayrıca çocuklar ebeveynlerinin vatandaşlığını da koruyarak çifte vatandaş olabilecek.

▶ Tasarıda, İşgücü Anlaşması kapsamında 30 Haziran 1974’e kadar Federal Almanya Cumhuriyeti’ne (Batı Almanya) ve sözleşmeli işçi olarak 13 Haziran 1990’a kadar eski Almanya Demokratik Cumhuriyet’ine (Doğu Almanya) gelen misafir işçiler için de düzenleme yer alıyor.

Kaynak: Bianet