Sedat Peker’i konu alan ve 140 Journos tarafından hazırlanan ‘Ya devlet başa’ belgeseli yayımlandı.
Sedat Peker, belgeselde 7 Haziran 2015 seçiminden sonra düzenlediği mitingde sarf ettiği sözler hakkında açıklamalarda bulundu. Peker, “Dünyanın şah damarları kesilmişçesine oluk oluk kanlarını akıtacağız” demişti.
“Ben bunu der miyim normalde?”
“Hiddetteki şairsel duruşa bak ya, ‘kanlarınızda duş alacağız’ manyakça bir şey” diyen organize suç örgütü lideri Peker, “Şimdiki aklım olsa yapmazdım. Kötü bir şey yaptım ama iyi yaptım, becerdim. Manyakça bir şey; şimdi ben bunu der miyim normalde? Ama onu demek için o iklimi oluşturmak için bir şey lazım. Bunu şairler bulamazlar ki kardeşim bir şaire böyle bir şey yaz desen adam nasıl bilsin toplumu korkutmak için ne demek lazım? Toplum düşmanı gibi oldum, bir kesimin hepsi benden nefret etti ama şimdi seviyorlar. Olayın dışına çıktığında manyaklığı görebiliyorsun. Ben niye diyeyim oluk oluk kanlarınızı akıtacağım, kanınızda duş alacağım. Öyle bir fantezim yok ki benim, ben hijyeni çok severim” ifadeleri kullandı.
Bülent Arınç ve İrfan Aktan’dan açıklama: Haberimiz yoktu
Her ne kadar belgeselin başında belgeselde konuşanların birbirinden haberinin olmadığının altı çizilse de konuya ilişkin Arınç Halk Tv’de açıklamalarda bulundu. Arınç “Benimle Ankara’da 2 saate yakın bir röportaj yaptılar. Bunu 20 dakika ile özetlemişler. Kurguda da 12 dakikaya düşmüştü. Kurgu montaj onlara ait. Ancak benim bu röportajda Sedat Peker ile ya da Sedat Peker’in anlattıkları ile ilgili herhangi bir şey bulunmamaktadır” dedi.
Gazeteci İrfan Aktan, belgeselde Sedat Peker’in de yer alacağından haberinin olmadığını belirterek 140journos ekibine tepki gösteren bir diğer isim oldu. Twitter’dan açıklama yapan Aktan, şunları kaydetti:
“Bir süredir ‘yakında bir Peker belgeseli yayınlanacak’ fısıltılarına ben de kulak kabartıyordum. Meğer o belgeselde, haberim olmadan ben de varmışım! 140journos ekibi beni arayıp ‘farklı kesimlerden gazeteciler/siyasetçiler/tanıklarla röportaj’ yapacaklarını söylemişlerdi.
Benim açımdan aslolan kendi sözümdür diye düşünüp devletin Kürt politikasına, mevcut rejimin yapısına vs, dair yaklaşık bir saatlik bir röportaj verdim. Ama elbette Peker’in de olduğu bu kompozisyondan haberim olsaydı, aslı konuşmazdım.
21 yıllık gazeteci olarak ‘belgeselde kimlerin olduğunu maalesef konuştuklarımıza söylemiyoruz’ dediklerinde “o halde maalesef ben de konuşamam” demem gerekiyordu. Hata bende ama söylediklerimin arkasındayım. Keşke 140journos yaptığımız röportajın tümünü ayrıca yayınlasa…