fbpx

İngiltere’de Polis, suç ve ceza yasa tasarısı reddedildi

Paylaş

İngiltere’de Parlamentonun Lordlar Kamarası, protesto hakkına yönelik büyük kısıtlamalar içeren “Polis, Suç ve Ceza Yasa Tasarısı”nın ihtilaflı maddelerine onay vermedi.

ngiltere’de Parlamentonun Lordlar Kamarası, “Drakon kanunları” benzetmesi yapılan ve protesto hakkına yönelik büyük kısıtlamalar içeren “Polis, Suç ve Ceza Yasa Tasarısı”nın (Police, Crime, Sentencing and Courts bill-PCSC) ihtilaflı maddelerine onay vermedi.

Lordlar Kamarası’nda bu sabah erken saatlerde biten tarihi oylama Muhafazakar Parti açısından büyük bir hezimetle sonuçlandı. Tasarının 14 maddesi reddedildi.

Tasarının -protestocuların kamusal alanları işgal etmek, köprülerden sarkmak, kendilerini pencerelere yapıştırmak gibi eylemlerin görünürlüğünü artıran protesto yöntemlerini engellemeyi amaçlayan- “Kasıtlı veya pervasızca kamuoyunda rahatsızlık yaratma”ya dair maddeleri reddedildi.  

Polisin protesto gösterilerinde makul şüphe koşulu gerekmeksizin protestocuları durdurup üzerlerini aramasına dair düzenleme ve Parlamento Meydanı’da protesto gösterisi yapılabilecek bölgenin kısıtlanmasına dair düzenleme de reddedilen maddeler arasında yer alıyor.

Söz konusu düzenlemeler ile Extinction Rebellion (XR) ve Insulate Britain gibi iklim aktivistlerinin son dönemde çok ses getiren işgal eylemlerinin sonlandırılması hedefleniyordu. 

Yasanın reddedilen maddelerinin tekrar gündeme alınması için Avam Kamarası’nda yeniden düzenlenmesi ve görüşülmesi gerekiyor.

LORDLAR KAMARASI’NDA TEPKİLER

Lordlar Kamarası’nın İşçi Partili üyesi Peter Hain söz konusu düzenlemeleri protesto hakkına yönelik bu yaşına dek gördüğü en büyük tehdit şeklinde nitelendirdi.

Yeşiller Partisi’nden Barones Jenny Jones, kendisi kurallara uymayan bir hükümetin yaptığı bu yasalarla toplumun ezilen kesimlerinin seslerinin daha da kısılacağını belirtti ve  “Bu bir demokrasi değil, otokrasi olur” dedi.

Lordlar Kamarası’nın Yeşiller Partisi’nden bir diğer üyesi Barones Natalie Bennett ise protesto hakkının ortadan kalkması halinde “şimdikinden daha da kötü politikalar benimseyen, daha da kötü hükümetlerle” karşı karşıya kalacaklarını söyledi.

NE OLMUŞTU?

“Siyah Yaşamlar Değerlidir” hareketinin 2020 yılındaki protesto gösterileri sırasında Bristol kentinde köle taciri Edward Colston’ın anıt heykelinin protestocular tarafından devrilmesinin ardından İçişleri Bakanı Priti Patel bu gibi “vandallıklara” geçit vermeyeckelerini söylemişti. Benzer şekilde Yokoluş İsyanı’nın aktivistlerini de “kendilerini iklim savunucusu olarak tanıtan suçlular” sözleriyle hedef alan Bakan Patel toplumun yaşam tarzına yönelik bu saldırılara müsamaha göstermeyeceklerini söylemişti.

Tasarının kamuoyunun gündemine girdiği ilk günden bu yana sendikalar, sosyalist partiler, iklim savunucuları ve göçmenlerle dayanışma örgütlerinin #KilltheBill (Yasayı Öldür/Geri Çek) adı altında yürüttükleri protesto kampanyası büyük ses getirdi ve artan tepkiler Lordlar Kamarası’nın yasanın ihtilaflı maddelerine kayıtsız kalamamasına yol açtı. 

Kaynak: Evrensel