fbpx

Moldova’da cumhurbaşkanlığı yarışı: AB yanlısı ve Rusya dostu iki aday ikinci turda karşılaşacak

Paylaş

Moldovalı seçmenler, Avrupa yanlısı görevdeki Maia Sandu ile Rusya ile daha yakın ilişkilerden yana olan rakibi Aleksandr Stoianoglo arasında seçim yapacak.

Avrupa’nın büyük bir kısmı Beyaz Saray için kıyasıya süren yarışın son haftasına odaklanmışken, Moldova’da çok daha yakın bir başka önemli cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleşiyor.

Moldova’da Pazar günü yapılacak ikinci tur seçimleri, AB ile daha fazla bütünleşmeyi savunan Batı yanlısı Maia Sandu ile Moskova ile daha yakın ilişkiler kurmak isteyen Rusya dostu eski başsavcı Alexandr Stoianoglo arasında geçecek.

Üç milyonluk ülkede başkanlık yarışının ilk turu 20 Ekim’de AB üyeliği referandumu ile birlikte yapıldı.

Yüzde 50,46’lık bir çoğunluk Moldova anayasasına AB üyeliğini bir hedef olarak tanımlayan bir madde eklenmesi lehinde oy kullandı. Daha önce yapılan kamuoyu yoklamaları Moldovalıların AB üyeliğine desteğini yüzde 60 civarında gösteriyordu.

Bazı analistlerin Sandu’nun başbakanlığı konusunda bir referandum olarak gördüğü oylama, oy satın alma da dahil olmak üzere Rus müdahalesi iddialarıyla gölgelendi. Oylama sonrasında Moldova Cumhurbaşkanı sosyal medya hesabından, “Adil olmayan bir mücadelede adil bir şekilde savaştık ve kazandık,” dedi.

Avrupa Komisyonu ve Beyaz Saray, referandumun ardından ve ikinci tur öncesinde Rusya’nın Moldova siyasetine müdahalesi konusunda uyarıda bulundu.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunda Sandu, oyların yüzde 42’sini alarak birinci olurken onu yüzde 26 ile Stoianoglo takip etti. Seçimi kazanmak için oyların yüzde 50’sini almak gerekiyordu.

Her iki aday da anket ortalamalarının üzerinde bir performans gösterdi. Stoianoglo anketlerin öngördüğünün neredeyse üç katını kazandı. Sandu, merkez sağ ve AB yanlısı Eylem ve Dayanışma Partisi (PAS) tarafından desteklenirken, Stoianoglo Kremlin yanlısı Sosyalist Parti’nin (PRSM) desteğine sahip.

Doğuya mı kayıyor?

Katılımın yüzde 51 olduğu ilk turda toplam 11 aday yarıştı. Sandu en çok oyu alan aday olmasına rağmen, Avrupa yanlısı politikacılar 650.000 oyla toplam oyların yüzde 50’sinden azını kazandı.

Bu arada, Rusya lehine konuşan ya da bağımsızlıklarını savunan adaylar toplamda 850.000 oy aldı.

Analistler, Rusya’nın müdahalesine ilişkin haberlerin, Moldovalı seçmenlerin Sandu’ya yönelik yaygın hayal kırıklıklarını dile getirdikleri gerçeğinden uzaklaşmaması gerektiğini belirttiler. Sandu’nun dört yıllık görev süresi COVID-19 salgını ve sonrasının yanı sıra Rusya’nın komşu Ukrayna’yı geniş çaplı işgalini de kapsadı.

Bu faktörler, işgalin ardından ekonomisi daralan ve enflasyonun neredeyse yüzde 35’e ulaştığı Moldova’da büyük bir ekonomik çöküşe yol açtı. Sandu’nun onaylanmama oranı rakibinden çok daha yüksek.

Son geri sayım

Moldova’daki ikinci tur yarışı son birkaç gününe girerken, her iki aday da durmaksızın seçmenlere sesleniyor, ancak pek çok seçmen hala kararsız.

Sandu, biraz daha Rus yanlısı seçmenlere hitap etmeye çalışıyor.

İnternette yayınlanan bir videoda Sandu, Rusya’yı Stoyanoglo’yu diğer siyasi adaylara tercih etmekle suçlayarak şunları söyledi: “Eğer oylar çalınmasaydı, Renato Usatîi benim rakibim olacaktı” diyerek Moskova yanlısı bir başka adaydan bahsetti. Sandu sözlerini şöyle tamamladı: “Güçlerimizi birleştirelim.”

Stoianoglo kendisini hem Avrupa yanlısı hem de Moskova ile daha yakın ilişkilere açık olarak sunarak siyasi bir ip üzerinde yürümeye çalışıyordu. Ancak seçim kampanyasının son haftasında ikincisine yöneldi.

Kremlin yanlısı Rusça yayın yapan yerel basına verdiği demeçte, Rusya ve AB’nin “seçimlere yönelik tutumları arasında bir fark görmediğini” belirterek, “[AB’nin] daha agresif bir politikası olduğunu bile söyleyebilirim,” dedi.

Stoianoglo aynı röportajda STK’ları da hedef alarak onları “mevcut hükümetin köleleri” olarak nitelendirdi ve yabancı fonları sorguladı.

Stoianoglo’nun yorumları, Gürcistan’da Rusya’dakine benzer bir “yabancı ajanlar” yasa tasarısı hazırlayan ve yabancı fonlara sahip STK’ları yabancı bir gücün çıkarlarını takip etmekle suçlayan liderlerin yorumlarına benziyor.

Pazar günü televizyonda yapılan hararetli bir tartışma sırasında Sandu Stoianoglo’yu 2020 yılında başsavcı olarak iş adamı Veaceslav Platon’un dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından aldığı 18 yıllık hapis cezasını erteleme kararı nedeniyle yolsuzlukla suçladı.

Stoianoglo’nun Platon ile uzun süreli bir arkadaşlığı olduğu iddia edilmiş, bu da o dönemde bir skandala neden olmuş ve Sandu’nun onu başsavcılık görevinden kovmasına yol açmıştı. Stoianoglo iddiaları reddetti.

AB liderleri pazar günkü oylamanın adilliği konusunda endişeleri nedeniyle daha fazla şeffaflık için çağrıda bulundu. Moldova siyasetini gözlemleyenler, iddia edilen Rus müdahalesinin Sandu kazansa bile Moldova’nın AB üyeliği şansına zarar verebileceğine inanıyor.

Kaynak: Euronews