fbpx

MÖP’ten Filistin’e destek açıklaması

Paylaş

Ortadoğu’daki son duruma dair açıklamalarda bulunan MÖP, İsrail’in Filistin’e dönük saldırılarına karşı Filistin halkına desteğini sunarak, “Halklar özgür, eşit ve demokratik koşullar içerisinde yaşamalı” dedi.

Mezopotamya Özgürlük Partisi (MÖP), başta İsrail’in Filistin’e dönük saldırıları olmak üzere Ortadoğu’daki son gelişmelere dair bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, Ortadoğu’daki gerilimlere dönük siyasal islamcı ve milliyetçi yaklaşımlara tepki gösterilirken, ulusların kaderine tayin hakkı ve eşit ve özgür bir yaşam vurgusu yapıldı.

MÖP’ün açıklaması şu şekilde:

İsrail ve Filistin’in iki devlet ve ulus olarak özgür olma, kendi iradeleri ile yaşamak en doğal haklarıdır..!
İsrail ve Filistin sorunu M.Ö dayanan ö dönem koşullarına göre, çelişki çatışma ve savaşlar yaşandı. Daha Siyonizm ve Siyasal İslam yoktu. Özellikle bu çelişki Filistinli Golyat’ın, İsrailli Davide yenilmesiyle, tarihi bir gurur haline gelmiştir. Süreçler ilerledikçe, dönemler değiştikçe bu topluluklar aynı özellikler taşımaları gereği, birlikte yaşam yerine, iç içe olmalarına rağmen hep çatışma halinde oldular.. M.S sonra da bu çelişki, çatışma ve savaş durmadı, günümüze kadar değişik ideolojiler adı altında devem etmiştir.
İslamın Ortadoğu, Orta Asya ve Mezopotamya da Kılıca dayanarak gelişmesi, Ermeni, Rum, Rum/Pontus, Kıpti, Asuri/Süryani/Keldani(Maruni, Rum Ortdoks, Rum Katolik ve Sabii), Yahudilere yönelik işgal, istila, soykırım, katliam vb yönelimler sonucu, bu alanlarda bu ulusları, sayı olarak azaltmış, siyasi iradelerini kırmıştır. Bizans ve Roma ya karşı farklı bir güç şekillenmesi.. Bu İslam zihniyeti Asya da Türk kesimiyle on yıllarca yürüttüğü, çatışmalar sonucu, Moğollar dışında diğer Türk kesimini zorla İslamlaştırdı. Oysa bunlar Budizm, Nasturizm ve Şamanizm inançlarına bağlıydılar.

Bu zihniyet İslam olmayan, Zerdüşt inancına bağlı Kürtlere yöneldi, Kürtlerin egemen kesimi kendi inancını terk edip, bu işgalci zihniyetin arkasından gitti, diğer toplulukta zamanla bunları takip etti. Ezidiler, Aleviler bu zihniyetten çok çekti, yanlız teslimiyete yanaşmadı. Bugün Kürtlerde iç ihanet, birlikte yaşadıkları farklı inanç uluslarına karşı, na hoş durumlar oluyorsa, kendi öz inançlarından uzaklaştıklarındandır.. Ezidi ve Alevilerde diğer farklı inançlara karşı, toleransları güzel ilişkileri varsa İslam inancına teslim olmayışlarındandır.

Bugün Kürt halkının en büyük düşmanı, sömürge devletler değil, en büyük düşmanı içteki, İslam dini adı altında, sömürgeci devletlere bağlı olan kesimlerdir. Bugün Türk devleti, Kürtleri bu anlayışla bir birine karşı savaştırıyor. Bir dönem bu kesimleri Hristiyan uluslarına karşı, çok kullandılar. Özellikle; 1915 Seyfo/Soykırım sürecinde. Dolayısıyla gelişmeler tek yönlü ilerlemekteydi, farklı olanlar çok zayıflamış, egemen güçler Pers, Türk, Arap ve yerelde İşbirlikçi Kürt Feodal Kesim. Bunların dindaşlığı, onlara sürekli bir birine bağlı kılıyor. Bir yandan kendi aralarında iktidar çelişkileri yaşıyor, diğer yandan Batı Kapitalizmine karşı, birlikte haraket etme durumları var. Batı Kapitalizmi; onlardan her konuda daha önde olması nedeni ile, egemen sınıfları kendine bağlayarak kullanmaya çalışmaktadır. Batı’nın işbirlikçi kesim veya sınıfı oluyorlar. Modern ideolojilerin çıkması, her ulusun tayin hakkı, Kapitalizm ve Sosyalizm blokları döneminde, halkaların nasıl bir arada olacakları, kiminle savaşacakları ortaya çıktı. Böylece her ulus gibi Filistin Kurtuluş Harekatı Devrimci bir düşünce ile, Batı’nın Ortadoğu’daki müttefiki olan siyonist İsrail rejimine karşı, Filistin Halkının özgürlüğünü savunuyordu. O günde, bu günde İsrailli Komünist, Sosyalist ve Demokrasi meyilli kesimler, Filistin Halkının özgürlüğünü savunuyordu. Filistin Özgürlük Mücadelesine öncülük yapan devrimci, sosyalist liderler George Habaş ve Nayıf Havetme döneminde Filistin Özgürlük Mücadelesi Dünya da nam saldı, ittibar kazandı ve herkes destek sundu. Bu gelişmeleri hazmetmeyen, Arap Milliyetçi kesimi, Arafat öncülüğünde Arap milliyetçiliğini öne sürdü, Siyonizm ve Sosyalizm arasındaki savaş, Siyonizm’in istediği kıvama girmiş oldu. Siyonizmin Pan-zehiri sosyalizm iken, şimdi Siyonizmi güçlendirecek Arap milliyetçiliği gittikçe Filistin Özgürlük Mücadelesini gölgeliyor, savaşın Lübnan a sıçramasıyla, artık bazı yerlerde ideolojik, sınıfsal karekterden çok, din savaşına doğru ilerliyordu. Sümerlerden, Süryanilere uzanan tarihi süreçte, ulus devlet ile birlikte Süryani-Maruniler Lübnan da diğer uluslarla birlikte siyasi iktidar sahibiydiler. Arap milliyetçi zihniyeti, (Saddam) dışında, tüm Arap iktidarları, liderleri Filistinlileri destekleyip, Ortadoğu’nun en güzel modern ülkesini, çatışmanın, en kanlı savaşın yeri haline getirdiler. Lübnan o gün, bu gündür düzelmedi.. Hala yaralıdır! Peki Filistinlilerin, Arapların veya İrana bağlı Şiilerin Lübnanı bozma, işgal etme hakları varmıydı. Kimisi Lübnan da çatışmaya devrim adına, kimisi din adına ve kimisi Arap milliyetçiliği adına Filistinlileri savaşta fiilen destekliyordu. Burada kim suçlu; Marunilermi, Hitler tarafından soykırımdan geçirilmiş Yahudi ulusumu? Hayır! Burada suçlu olan, Emperyalizm, Kapitalizm, Siyonizm, Arap Milliyetçiliği, siyasal İslam zihniyeti.. Dünya da birçok ulus özgürlüğüne kavuşurken, Filisliler yutlarından oldular, başta Araplar onlara sahip çıkmadılar. Lübnan ülkesi bozuldu, Siyonizm daha da güçlendi ve Filistin Özgürlük Harekatı, Arap Milliyetçiliği gölgesinde kaldı.
Dünyada bloklar çatladı, dengeler sarsıldı Kapitalizm tek boyutlu, Dünya egemenliğine soyundu, her ne kadar bazı kesimler dirense de siyasetten, ekonomiye ve her şeye onlar hakimler. Siyasi dengeleri biçimlendirmeye çalışıyorlar, önlerinde engel olabilecek bir gelişmeye imkan tanımıyorlar. Bu yüzden İran ile başlayıp, Ortadoğu ve Orta Asya ülkelerinde demokrasi, medeniyet, Kültürel ve sosyal yaşam meyilli tüm harekatları, yerel işbirlikçi kesimlerle etkisiz kılıp, siyasal İslam zihniyeti hakim kıldılar. Filistin Milliyetçi Harekatına karşı, Radikal Dinci Hamas İsrail eliyle, Şeyh Yasin liderliğinde güçlendirldi. Siyonizm bunu geliştiriken, Filisti sorununda asıl hedefine ulaşmıştı. Çünkü kendi düşmanını kendi eliyle yaratmıştı, artık bitmeyen bir çatışma ufuğu gözüküyordu.

Filistin Özgürlük Mücadelesi; iki özgür devlet, tek devlette eşit, özgür ve demokrasi yaşamı savunuyordu.
Arap milliyetçiliği; karşıt bir ulus devlet, Arapların elinde İsraile karşı bir kalkan.
Siyasal İslam; Yahudi Irkı yok, İsrail yok, birlikte yaşam yok.

Nasıl İttihat Terakki Hristiyan ulusları soykırımdan geçirmişse, Hamas bir nevi İran, Türkiye vb kesimlerden nemalanarak, elinden gelse Yahudi ulusunu yok edecek..

En son Hamas’ın yaptığı festival saldırısında, Tufan Operasyonu başlığı altında, bu operasyonda ona destek verenlere baktığımızda, amaç; Ortadoğu ve Orta Asya da farklı bir renk ve iktidar gücü olan İsrail i bitirmektir. Peki İsrail bu şekilde bitecekmi, yoksa siyonizm daha da güçlenecek?!
Siyonizm diyoruz, peki İsrailin bu kadar acımasız düşmanı varken, kendini onlara karşı nasıl savunsun?
Pers, Türk, Arap ve İçbirlikçi Kürt kesimi dahil, bugün bu kesimler ırk, din, dil, kültür ve siyasi olarak egemenler, 1900 lerin başından bu yana kendilerinden olmayan Hiristiyan, Yahudi, Ezidi, Alevi ve halklarla birlikte onurluca yaşamak isteyen Kürt kesimine, her hangi bir yaşam şansı tanıdılarmı? Hayır kesinlikle tanımadılar. O yüzden bahsettiğimiz Bölgelerin nüfüs sayımına baktığımızda, farklı olanlar tükenme noktasına getirildi. Niye çünkü, onlara kendilerini savunacak bir şans tanınmadı! Farklılıkların yok edilmesiyle birlikte, insanlık değerlerinden, yaşamın özgür güzelliğinden bir uzaklaşma yaşandı! Peki bu farklılıkların da özgür olma hakları yokmuydu?.. Özgür olsaydılar, şu an bu Bölgelerde yaşam çok farklı olurdu..

Siyonizmi savunmuyoruz, Kınıyoruz diğer tehlikeli radikal zihniyetler; Hamas, İŞİD Ebu Cihat, Kemalizm vb. Peki İsrail güçlü olmasaydı, bu siyasal İslam, Arap, Pers ve Türk devletleri diğer farklı uluslara yaptıklarını yapmıyacaklarmıydı? Kesinlikle hiç teredüt etmeden, en zavalısı faşist Erdoğan olmasına rağmen, eline silah alıp İsraile yürüyecekti, bırakalım diğerlerini. Tam güçlü olduğunu, bir çoğunun boynu ellerinde olduğu, bir de onlardan kötü İntikam alacak Siyonizmi var..

Saldırıdan bu yana, tüm İslam Arap, Türk, Pers siyasal İslamcı, hatta kendine Kemalist sol, Arap milliyetçi sol diyenler, Kontra Hamas’ın hamlesine açıktan sevindiler, sanki Hamas devrimci bir hareket, tabii karşısında yaşam hakkı olmayan, bir ulus ve ülke duruyor, yazık! Kontara Hamas diyoruz, çünkü yaptığı saldırı, sivil insanlara, kadınlara ve çocuklara alçakçaydı. Bu Kontra eylem le Filistin Kurtuluşuna gölge düşürdü, çok tehlikeli bir savaşa meydan verdi. Yaptığı saldırı, Emperyalizm, Kapitalizm, Siyonizm ve Siyasal İslam Emperyalizmine, Sömürgeciliğine hizmet etti. Her zaman ki gibi, kendilerini ajitasyonla tatmin ediyorlar..yakın Hamas ın saldırdığı gün, Türk soykırımcı devleti Kuzey Suriye Halklar Federesyon Güçlerine saldırdı. Niye acaba sorsak? Çünkü siyasal İslam kendi içinde bir blok oluşturmaya çalışıyor, hem çelişkili, hem güdümlü Kapitalzm zihniyeti denetiminde. Yanlız çelişkiyi Batı Kapitalizmi ile, güdümden çkarıp, pazarlığa oturmak için, Ortadoğu ve Orta Asya da Kapiatlizmin sosyal demokrasi siyasetine, kültürüne ve diyaloğuna yakın gördükleri, kendi siyasal zihniyetlerine engel gördükleri, İsrail ülkesi, birde Kürtlerin ulusal sol, devrimci, demokrat ve toplumsalcı kesimine yönelik bir operaysyondur. Tabii şimdi karşıt bir operasyon gelişti. Bu çok boyutlu bölgesel bir savaşa kadar gidebilir. Yıllardır süren Üçüncü Dünya Savaşı’nın zirvesi olabilir. Dünya da her yönü ile bir kaos, kriz, çatışma savaşlar vardır. Dünya her yönü ile bir iflası yaşıyor, bir yenilenmeye ihtiyacı var. Bu ne Siyonizm, ne Kapitalizm, Ne siyasal İslam ve nede geri zekalı Kontra Hamas, Ebu Cihat, Hizbullah ve HUDAPAR zihniyetleri ile olur. Bu yenilenme tekrar; Toplumsal, Demokratik Zihniyeti ve Demokratik Sosyalizmi ivedi kıldı!

Daha dün Karabağ da, ırkçı Aliyev devletine destek sunan faşist Türk devlet Reisi, İsrailin yaptığı zülmden konuşuyor? Düne kadar kendini siyasal İslamın hamisi görürken, ABD ve İsrail karşısında lal oldu? İşgalden konuşan Diş İşleri Bakanı Fidan, kendine sormuyor, bir asırdan fazla 1915 Seyfo/Soykrım ile Batı Ermenistan, Kilikya, Pontus ve Mezopotamya coğrafyalarını nasıl işgal ettiler, bu coğrafyaların 7-bin yıllık halklarını neyle yok ettiler. Devamında Kürt ulusuna uyguladıkları katliam politikaları neticesinde, Kürdistanı sömürgeleştirdiler, hala da sömürüyorlar.. Bunları görmiyeceksin, Filistin işgalinden konuşacaksın. İsrail Filistinlilerin kimliğini, dilini, kültürnü, sosyal yaşamını ve inancını kabul ediyor. Peki siz, Kürdün, Alevinin, Ezidinin, Yahudinin, Hiristiyanın ve devrimcinin kimliğini kabul ediyormusunuz? Hayır tam tersi herşey inkar ediliyor!

Bazıları Hamas saldırısını savunuyor, bu saldırıyı Kınıyor, Lanetliyoruz! Ölen sivil insanları görmezden gelenler, şu an İsrail başlattığı karşı İntikam Operasyonu ile, sivillerin ölmesini kınıyorlar! İster İsrailli, İster Filistinli olsun, her ölen bir sivil insan, kadın ve çocuk Dünya nın bütün devletlerine bedeldir.. Bu savaşlar sivil insanların hayatına mal oluyor. Ukranya, Karabağ, Kürdistan, Rojava/Gozarto, İsrail ve Filistin.

Her bir çocuk bir yaşamdır!

Onu öldüren zihniyet Cehenemdir!

Savaşın bilonçosu gittikçe ağırlaşıyor, İran faşist Molla Rejimi, Türk soykırımcı, faşist devleti ve siyasal İslam devletleri en ahlaksız şekilde, hala Hamas ın Filistin davasını güttüğünü savunuyor, destekliyorlar.. HUDAPAR hergün Türk soykırımcı devleti Yurtsever, Onunrlu Kürt halkını bombalıyorken, PKK, YPG ve QSD ye yönelirken, sesini çıkarmıyor, mesele İsrail olunca en ahlaksız Anti-Semitik zihniyetle eylemlikler yapıyor. Herkes ve özellikle Kürt halkı, bu kesimi iyi görmeli, Kürdü hiçe sayan egemenlerin işbirlikçi kesimi bu topluluktur, Kürdistan’da bunlar az değildir. Bu İsrail ve Hamas çelişkisi, yeni bir dönemi dayatıyor, klasik kahrolsun Siyonizm, Emperyalizm, içten bravo Hamas ve yaşasın Filistin çözüm değildir. Biz Filistin Özgürlük Mücadelesini, Filistin halkının özgür iradesini, ele alırken, Hamas ın dışında tutmaktayız, Hamas Kontra, gerici, fanatik ve siyasal İslamcı Harekatır!

Hamas’ın savaş stili dahi alçakçadır, alçakça olmazsa kendini sivil insanlar, sivil kurumlar, hastane vb yerlerde gizlemez.. Nerdeyse Kadınların Çarşafı altında saklanacak Kontra! Bu arada iki taraftan ölen sivil insanların ailelerine baş sağlığı diliyoruz.. Yaralı insanlara acil şifalar dileriz!

MÖP olarak,

Ulusların Özgür Tayin Hakkı İlkesini Destekliyoruz!

Bir an evel sivil insanlara yönelik, saldırıların durdurulmasını umuyoruz!

Nasıl Özgür bir İsrail ülkesi varsa, Özgür bir Filistinde olmalı..!

Halklar özgür, eşit ve demokratik koşullar içerisinde yaşamalı diyoruz!