HDP Genel Merkez Binası önünde dün gerçekleştirilen provokasyon ve polis saldırısına dair HDP bileşenleri ortak açıklamada bulundu. Açıklamada, provokasyonun HDP’yi susturmaya yönelik saldırı dizisinin bir parçası olduğunun altı çizilirken “Tüm gücümüzle HDP’yi savunacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamanın tamamı şöyle:
Halklarımıza…
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Merkezi önünde dün sabah başlatılan ve gün boyu sürdürülen provokasyon, abluka, darp ve gözaltılar, polis amirleri tarafından vekillerimize yapılan açık tehdit ve hakaretler AKP-MHP iktidarının demokrasi ve halk düşmanlığının, hukuk ve etik tanımazlığının bir kat daha arttığını göstermiştir.
Bu saldırı, Deniz Poyraz yoldaşın İzmir Parti binasında katledilmesi, HDP binalarına yönelik saldırılar, HDP’nin kapatılmasına ilişkin dava, Kobani-kumpas davası gibi saldırılar dizisinin yeni bir halkasını oluşturuyor. Hepsinin ortak amacı; HDP’nin susturulması, Kürt halkının, emekçilerin, gençlerin, kadınların ve tüm ezilenlerin örgütlü iradesinin ezilmesi, sesinin kesilmesidir.
Siyasi iktidar; HDP’nin kapatılması veya pratikte etkisizleştirilmesini, siyaset yapamaz duruma sokulmasını, HDP kitlesinin örgütsüz ve hareketsiz hale getirilmesini önümüzdeki seçimleri kazanmanın zorunlu koşulu olarak görüyor. Gerçekten de HDP, ülkenin geri dönülmez bir faşizm karanlığına sürüklenmesinin, toplumsal yaşamın kurutulmasının önündeki en büyük engel, en sağlam barikattır.
İşte bu yüzden de, HDP’yi hedef alan planlı ve kapsamlı saldırı, esasen tüm demokrasi güçlerine, barış ve özgürlük isteyen herkese, emekçilere, ezilenlere, baskı altındaki halklara, inanç topluluklarına yöneltilmiş bir saldırıdır. HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran’a bir polis amiri tarafından yöneltilen tehditler de AKP-MHP faşist bloğunun kadın düşmanlığının bir sonucu ve erkek-devlet şiddetinin bir belgesidir.
Bugün HDP’yi savunmak, demokrasiyi, özgürlükleri, barışı, eşitliği savunmanın koşuludur. Bu nedenle tüm emek ve demokrasi güçlerini HDP’ye yönelik saldırılar karşısında ortak tutum almaya, HDP’nin siyaset yapma hakkını savunmaya çağırıyoruz.
Öte yandan HDP’ye yönelik provokasyon ve abluka, HDP’nin bileşenleri olarak bizler DBP, Devrimci Parti, ESP, SODAP, SYKP ve Yeşil Sol Parti’ye yapılmış bir saldırıdır. Ve bu saldırıyı boşa çıkarmak, tüm HDP’lilerle birlikte hepimizin ortak görevidir. Tüm gücümüzle HDP’yi savunacağımızdan kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Bugün HDP’de cisimleşen halkların, emekçilerin ve ezilenlerin örgütlü iradesi engellenemez, susturulamaz! Çünkü HDP halktır, HDP umuttur! “Örgütlü bir halkı hiçbir kuvvet yenemez!”