fbpx

Berlin Boğaziçi Dayanışması: 10 Ekim Ankara Katliamı siyasi bir cinayettir

Paylaş

Berlin Boğaziçi Dayanışması 10 Ekim Pazar günü Ankara Katliamı Anması gerçekleştirdi. Dayanışma adına yapılan açıklamada “Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi, yitirdiğimiz arkadaşlarımızın en büyük emanetidir. Bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu doğrultuda kararlı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.” dendi.

Anma programı Oranienplatz’da başladı. Dayanışmanın açıklamasının ardından anma programında söz alanlar Gar Katliamının 6.yılında sorumluları unutmadıklarını ve affetmeyeceklerini belirttiler.

Anma programının ardından KUB salonunda “Ölüm Ne Yana Düşer Usta” belgesel gösterimi ve müzik dinletisi gerçekleştirildi.

Berlin Boğaziçi Dayanışmasının gerçekleştirdiği açıklamanın tam metni:

“Sevgili Dostlar;

Türkiye tarihinin en büyük kitle katliamında kaybettiğimiz arkadaşlarımızı saygı ve özlemle anmak için bugün buradayız. 

Hep birlikte hatırlayalım:

7 Haziran 2015 Seçimleri sonrasında ülkeye egemen hale getirilmeye çalışılan şiddet ve korku iklimine karşı barışı, demokrasiyi ve emeğin haklarını savunmak için DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, tüm yurttaşlarımızı “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’ne katılmak üzere Ankara’ya davet etmişti.

Yapılan çağrıya kulak veren on binlerce yurttaşımız emek, barış ve demokrasi özlemiyle Türkiye’nin dört bir yanından yola çıkmış ve Ankara Garı önünde buluşmuştu.

10 Ekim 2015 sabahında bu alanda yüreklerinde sevgi, umut; gözlerinde sevinç, dillerinde barış türküleri olan on binlerce kişi kardeşçe yan yana bulunuyordu. O karanlık dönemde hepimize umut veren bu coşkulu birliktelik saat 10.04’te birbiri ardına patlayan iki bomba ile kana bulandı.

IŞİD üyesi iki canlı bomba tarafından gerçekleştirilen kanlı saldırı sonucunda 104 arkadaşımız hayatını yitirdi, 500’e yakın arkadaşımız ise yaralandı, sakat kaldı.

5 Haziran 2015’te yaşanan Diyarbakır Katliamına ilişkin soruşturma doğru düzgün yapılsaydı, sanıklar, “henüz eyleme geçmemiş” diyerek üstümüze salınmasaydı 20 Temmuz Suruç katliamı engellenebilirdi. Ama surasi kesin ki; Suruç katliamının hemen ardından soruşturma derinleştirilebilseydi, 10 Ekim 2015 Ankara Katliamı yaşanmayacaktı.  Çünkü Suruç’ta kendisini patlatan canlı bomba ile Ankara’da kendisini patlatan canlı bomba kardeşti. Dava dosyalarına getirilen gizlilik kararları avukatların bu ilişkileri görmesini, dolayısıyla tehlikeyi önceden fark ederek soruşturmaları yönlendirebilmelerini engelledi.

Türkiye’nin barış umuduna darbe vuran, insanları sokağa çıkamaz hale getiren, 7 Haziran ile 1 Kasım 2015 seçimleri arasında yaşanan 10 Ekim Ankara Katliamı siyasi bir cinayettir. İnsanlığa karşı işlenen bu suçların faillerini gizleyenler, istihbarata rağmen katliamı engellemeyenler ise bu suçların ortağıdır.

İktidarını korumak için toplumu kaos ve şiddet sarmalına sürükleyenleri asla unutmayacağız. Kardeşlerimizin hayatlarından, bizlerin acılarından oy devşirenleri asla affetmeyeceğiz.

Eşitlik, özgürlük, demokrasi ve barış mücadelesi, yitirdiğimiz arkadaşlarımızın en büyük emanetidir. Bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu doğrultuda kararlı mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz.

Katliamın 6.yılında bir kez daha sesleniyoruz:

Kaybettiklerimizi unutmayacağız, unutturmayacağız!

Sorumluları unutmayacağız, affetmeyeceğiz!

Yaşasın Emek, Barış ve Demokrasi Mücadelemiz.”

Ölüm Ne Yanar Düşer Usta Belgesili: